92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Belirli nesneler veya durumlar karşısında duyulan olağan dışı güçlü korku, yılgı
Lisan : Fransızca phobie
Telaffuz : fo'bi
1. isim , isim , isim , isim , İzmir iline bağlı ilçelerden biri
Özel: Evet
Telaffuz : fo'ça
1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çoğunlukla imaretlerde yoksullara verilen kepekli undan yapılmış pideye benzer bir ekmek türü
Lisan : Arapça fala
Telaffuz : fo'dla
1. isim , isim , isim , isim , Evlere fodla dağıtan kimse
2. Fodla ile geçinen kimse
1. isim , isim , isim , isim , Düz ve dik durması için elbisenin bazı yerlerine kumaşla astar arasına konulan sert ve kolalı bez
Lisan : İtalyanca fodera
Telaffuz : fo'dra
1. sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , sıfat , sıfat , eskimiş , eskimiş , Üstünlük taslayan, kibirlenen
Lisan : Arapça fuūl
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Fodul gibi
2. zarf , zarf , zarf , zarf , (fodu'lca) Fodula yaraşır bir biçimde
1. Fodulca davranmak.
1. Fodulca davranmak.
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Etçiller takımının fokgiller familyasından, 1-2 metre boyunda, postu değerli, memeli deniz hayvanı, ayı balığı (Phoca)
1. Donuk ışıkta birçok fokun mağaraya girdiğini görmüş.
1. Donuk ışıkta birçok fokun mağaraya girdiğini görmüş.
Lisan : Fransızca phoque
1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Soğuk denizlerin kıyılarında yaşayan, etçiller takımının yüzgeç ayaklılar alt takımından bir familya
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Dört tempolu bir dans
1. Fokstrotta uzun boylu konuşamam.
1. Fokstrotta uzun boylu konuşamam.
Lisan : Fransızca fox-trott
Telaffuz : fo'kstrot
1. zarf , zarf , zarf , zarf , Fokurdayarak
1. Tencere fokur fokur kaynıyor.
1. Tencere fokur fokur kaynıyor.
1. isim , isim , isim , isim , Fokurdamak işi
1. Kazan fokurdamaya başlamıştır.
1. Kazan fokurdamaya başlamıştır.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Fokur fokur ses çıkararak kaynamak
1. Ateşin üzerinde tüm malzemeler hep bir ağızdan fokurduyordu ama her biri kendi dilinde.
1. Ateşin üzerinde tüm malzemeler hep bir ağızdan fokurduyordu ama her biri kendi dilinde.
1. -i , -i , -i , -i , Fokurdamasını sağlamak
1. Çavlanın fokurdattığı sulara dalıp çıkarak yıkanmaya başladı.
1. Çavlanın fokurdattığı sulara dalıp çıkarak yıkanmaya başladı.
1. isim , isim , fizik , fizik , isim , isim , fizik , fizik , Odak
Lisan : İngilizce focus
1. isim , isim , isim , isim , Tavuğun istenilen yere yumurtlaması için o yere konulan yumurta veya yumurtaya benzeyen şey
Lisan : Rumca