Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
erik

İlgili Kelimeler:

erik hoşafı, erik kompostosu, erik marmeladı, erik pestili, erik rakısı, erik reçeli, kuru erik, sarıerik, bardacık eriği, bardak eriği, can eriği, çakal eriği, dağ eriği, gövem eriği, Japon eriği, Malta eriği, mürdüm eriği, türbe eriği, üryani eriği, yaban eriği

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Gülgillerden, beyaz çiçekli bir ağaç (Prunus domestica)

2. Bu ağacın kabuğu ince, çeşitli renklerde, mayhoş veya tatlı, eti sulu, tek ve sert çekirdekli yemişi


erik hoşafı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kurutulmuş erik, şeker ve suyun kaynatılması ile yapılan hoşaf


erik kompostosu
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Yaş erik, şeker ve suyun kaynatılması ile yapılan komposto


erik marmeladı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Şeker karıştırılarak pişirilmiş erik ezmesi


erik pestili
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eriğin kaynatılması ve yufka biçiminde kurutulması ile hazırlanan pestil

Örnek:

1. Fıtnat Hanım, bahçede erik pestili kaynatıyormuş.

1. Fıtnat Hanım, bahçede erik pestili kaynatıyormuş.


erik rakısı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Erik suyunun damıtılmasıyla elde edilen bir rakı türü


erik reçeli
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eriğin şeker ile kaynatılması sonucu yapılan reçeli


erika
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Süpürge otu


eriklik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Erik yetiştirilen bahçe


eriksi
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Eriği andıran, eriğe benzeyen, erik gibi


eril
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , sıfat , sıfat , dil bilgisi , dil bilgisi , Bazı dillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker


erillik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Eril olma durumu, müzekkerlik


erim
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Muştu


erim

İlgili Kelimeler:

el erimi, göz erimi, kulak erimi, kurşun erimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin erebileceği uzaklık, menzil

Örnek:

1. El erimi. Göz erimi.

1. El erimi. Göz erimi.


erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
Anlamı:

1. `kadının kocasının fakir olması önemli değildir, yeter ki aile sorumluluklarını yerine getirsin` anlamında kullanılan bir söz


erim erim
Anlamı:

1. zarf , zarf , zarf , zarf , `Zayıflamak, güçsüz bir duruma gelmek` anlamlarındaki erim erim erimek sözünde geçer

Örnek:

1. Hastalıktan erim erim eridi.

1. Hastalıktan erim erim eridi.


erime

İlgili Kelimeler:

aşırı erime, kemik erimesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Erimek işi

Örnek:

1. Dışarıda karlar erimeye başlamış.

1. Dışarıda karlar erimeye başlamış.


erimek fiil

İlgili Kelimeler:

erim erim

Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Katı cisim sıvı içine karışarak sıvı durumuna geçmek

Örnek:

1. Şeker suda erir.

1. Şeker suda erir.

2. Katı cisim ısı etkisiyle sıvı duruma gelmek

Örnek:

1. Yüzündeki karlar eriyince beyaz, yuvarlak bir yüz meydana çıkmıştı.

1. Yüzündeki karlar eriyince beyaz, yuvarlak bir yüz meydana çıkmıştı.

3. Dokumalar aşınıp incelerek dağılmak

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Çok zayıflamak

Örnek:

1. Günden güne eriyen Kerime'yi, o tek kardeşimi kurtarabilirim ümidiyle size koştum.

1. Günden güne eriyen Kerime'yi, o tek kardeşimi kurtarabilirim ümidiyle size koştum.

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Utancından çok sıkılmak

6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Yok olmak, bitmek, tükenmek

Örnek:

1. Güzel hayatımız da bir göz açıp kapayışta eridi.

1. Güzel hayatımız da bir göz açıp kapayışta eridi.


erin
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Ergen


erinç
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Hiçbir eksiği, üzüntüsü ve acısı olmama durumu, dirlik, rahat, huzur

Örnek:

1. Değiliz, erinç içinde değiliz biz, erinç içinde olmayı da aramıyoruz, dilemiyoruz.

1. Değiliz, erinç içinde değiliz biz, erinç içinde olmayı da aramıyoruz, dilemiyoruz.


erincek
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Tembel, üşenen


erinçli
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Erinci olan, huzurlu, rahat

Örnek:

1. Tramvay halkından iki kişi, zamanın bu parçasında, erinçli değillerse bile, erinçsiz değillerdi hiç olmazsa...

1. Tramvay halkından iki kişi, zamanın bu parçasında, erinçli değillerse bile, erinçsiz değillerdi hiç olmazsa...


erinçsiz
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Erinci olmayan, tasalı, huzursuz, rahatsız


erinçsizlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Erinçsiz olma durumu

Örnek:

1. Evlerindeki düzensizliğin, yozlaşmanın ve erinçsizliğin her yanı sarmasının yaratıcısı annesiydi.

1. Evlerindeki düzensizliğin, yozlaşmanın ve erinçsizliğin her yanı sarmasının yaratıcısı annesiydi.


erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
Anlamı:

1. `davranışlarını içinde bulunduğun koşullara uydur` anlamında kullanılan bir söz