duvar gazetesi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvara asılan, çoğunlukla elle, yazı makinesi veya bilgisayar ile yazılan okul veya dernek gazetesi

duvar gibi

Anlamı:

1. sağır

duvar halısı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvara asmak üzere dokunmuş, üzerinde genellikle resim işlenmiş olan ince halı

duvar ilanı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sokak ve caddelere bakan duvarlara yapıştırılarak veya asılarak yapılan duyuru

2. Şehir meydanlarında büyük binaların duvarlarına yansıtılarak yapılan duyuru

duvar kâğıdı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvarları süsleyip güzelleştirmek için yüzeylerine yapıştırılan düz veya desenli kâğıt

duvar pası

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , İki oyuncunun rakip oyuncuya topu kaptırmadan birbirlerine atmaları ve alan kazanmaları

duvar resmi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvar yüzeyi üzerinde mum boyası, sulu boya, yağlı boya, mozaik, kazıma vb. tekniklerle yapılan resim

duvar saati

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvara asılı saat

Örnek:

1. Gözlerini açınca karyolasının karşısındaki duvar saatine baktı.

1. Gözlerini açınca karyolasının karşısındaki duvar saatine baktı.

duvar sarmaşığı

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Yaprak dökmeyen, gövde yaprakları saplı, üst yüzü koyu, alt yüzü açık yeşil renkli, sert ve derimsi, küçük çiçekli, meyvesi bezelye tanesi büyüklüğünde etli, sarı veya morumsu siyah renkli bir bitki (Hedera helix)

duvar takvimi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvara asılan, günlük veya aylık durumu ayrı kâğıtlarla gösteren takvim

duvar topu

Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Özel bir odada tek başına veya iki kişiyle oynanan, topu bir raketle duvardaki belirli bölgeye atıp dönüşte çizgilerle belirlenmiş oyun alanına düşürme esasına dayanan bir oyun

duvar yapmak

Anlamı:

1. baraj yapmak

duvar yazısı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvarlara yazılan her türlü yazı

2. Duvarlara yazılan, genellikle politik içerikli slogan

3. Duvarlara özel yazı teknikleri kullanılarak yazılan yazı, grafiti

duvar yüzlü

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Vurdumduymaz

Örnek:

1. Bu tip duvar yüzlü politikacılar, üstelik pişkin pişkin sırıtmaktalar. Ne hesap veriyorlar ne de temize çıkıyorlar.

1. Bu tip duvar yüzlü politikacılar, üstelik pişkin pişkin sırıtmaktalar. Ne hesap veriyorlar ne de temize çıkıyorlar.

duvarcı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvar ören nitelikli işçi

Örnek:

1. Düvenci ustası isterim, duvarcı ustası isterim.

1. Düvenci ustası isterim, duvarcı ustası isterim.

duvarcılık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Duvarcının yaptığı iş

duvarlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Duvarı olan

Örnek:

1. Bu kahvelerin çoğu beyaz badana duvarlıdır.

1. Bu kahvelerin çoğu beyaz badana duvarlıdır.

duvarsedefi

Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Dalak otu

Telaffuz : duva'rsedefi

düve

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Boğaya gelmemiş 1-2 yaşında dişi sığır

düvel

İlgili Kelimeler:

yedi düvel

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Devletler

Lisan : Arapça duvel

düven

İlgili Kelimeler:

düven dişi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Harmanda ekinlerin sapı ve tanelerini ayırmak için kullanılan, önüne koşulan hayvanlarla çekilen, alt yüzünde keskin çakmak taşları dikine çakılı bulunan, kızak biçiminde araç

Örnek:

1. Çok hafif geldiği için düvene ağır bir taş oturtmuşlardı.

1. Çok hafif geldiği için düvene ağır bir taş oturtmuşlardı.

düven dişi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Düvenin altına dikine çakılan keskin taş

düven sürmek (veya dövmek)

Anlamı:

1. düvenle ekinlerin tanelerini başaklarından çıkarmak

düvenci

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Harman zamanı düven sürmek için tutulan çocuk

2. Düven yapan veya satan kişi

Örnek:

1. Düvenci ustası isterim, duvarcı ustası isterim.

1. Düvenci ustası isterim, duvarcı ustası isterim.

düvencilik

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Düvencinin yaptığı iş